Kendisinin de bir öğretmen olduğuna açıklamasında dikkat çeken Yantemur, yıllardır okulların fiziki altyapı ve donanım eksiklikleri giderilmediğini da söyledi.

Kalabalık sınıflar, ikili öğretim, taşımalı eğitim ve birleştirilmiş sınıf sorununun 2022/23 eğitim öğretim yılı başında da devam edeceğinin de altını çizen Başkan Yantemur açıklamasında şu ifadeleri kulandı:

“Türkiye’de eğitim sistemi uzun süredir ciddi sorunlar yaşanırken bu sorunlara çözüm bulmak yerine siyasal-ideolojik hedefler doğrultusunda adımlar atılıyor. Bilimden uzak bu girişimler başta öğrenciler olmak üzere, öğretmenler, eğitim emekçileri ve velileri doğrudan etkilemektedir.

Yönetenler tarafından görmezden gelinmeye çalışılsa da eğitim sorunu, ekonomik krizden sonra halkın en önemli ve öncelikli gündemi olmayı sürdürmektedir. Veliler tüm ihtiyaçlarından keserek, borçlanarak, kredi kullanarak öğrencilerinin ihtiyaçlarını karşılamaya çalışmaktadır.

Okul hazırlıklarında velilerin en önemli gider kalemini kırtasiye harcamaları oluşturmaktadır. Bir yıl önce ilkokula başlayan bir öğrenci için en ucuz zincir marketlerde 234 TL’ye alınan kırtasiye malzemeleri bugün en az 3 kat artışla 710 TL’ye alınabilmektedir. Diğer ihtiyaçlarla birlikte bu miktar 3000-4000 TL’yi bulmaktadır.

Derinleşen ekonomik kriz, hız kesmeden devam eden zamlar, enflasyonun üç haneli rakamlara ulaşması ve alım gücünün gün geçtikçe düşmesi mutfaktaki yangını büyütürken artık temel besin gıdalarına dahi ulaşmak zorlaşmıştır. Çocuklar için beslenmenin önemli olduğu koşullarda bir litre kutu sütün 20 lira, bir yumurtanın 2 buçuk lira, en uygun yerlerde bir kilo kıymanın fiyatı 100 lirayı aşmıştır. Bu koşullarda çocuklarına her gün ayrı bir beslenme çantası hazırlamak durumunda kalan aileler eti, sütü, meyveyi, kuruyemişi geçelim, peyniri, zeytini bile alamaz hale gelmiştir.

Türkiye’de eğitim sisteminin müfredat, ders kitapları ve uygulama alanları itibarıyla çocukların, cinsiyet, etnik köken, dil, mezhep ve inanç ayrımcılığı ile karşı karşıyadır. Türkiye’nin eğitim sistemi toplumsal cinsiyet eşitliğinden oldukça uzaktadır ve egemen ideolojinin yoğun baskısı ve denetimi altındadır.

Ülkemizin eğitim sistemi, çocuklar ve gençler için okurken mutlu, gelecekleri için umutlu olacakları bir eğitim ortamı sunmaktan çok uzaktır. Her yıl katlanarak artan ve kalıcı çözüm beklenen eğitim sorunlarıyla başlayan yeni eğitim yılı öncesinde ne öğrencilerin, ne velilerin, ne de eğitim emekçilerinin beklentilerinin karşılandığını söylemek mümkündür.

Eğitimin her adımın paralı hale geldiği bir sisteminde öğrencilerin, velilerin ve eğitim emekçilerinin taleplerini gerçekleştirmenin tek yolu, herkesin eğitim hakkından eşit koşullarda ve parasız olarak yararlanmasının sağlanmasıdır. Okullarda verilen eğitimin içerik bilimsel esaslara dayalı olmalı, eğitimin laik, özgürlükçü ve herkesin eşit eğitim görebildiği bir yapıda olması gerekmektedir.

 Umudumuzu yitirmiyoruz biliyoruz, inanıyoruz az kaldı; eğitim politikalarını bilimsel ve eşitlik ilkesine dayalı bir anlayışla yeniden yapılandırılacağı günler yakın. Başta öğretmenlerimiz olmak üzere tüm eğitim emekçilerine ve tüm öğrencilere 2022-2023 Eğitim ve Öğretim döneminde başarılar diliyorum.